Göçün günümüzde dünyanın en büyük sorunlarından biri haline gelmesine neden olan pek çok etken bulunmaktadır. Bunlardan en önemlileri; ekonomik eşitsizlik, devletlerin vatandaşlarının can güvenliğini sağlayamaması, siyasi çalkantılar ve şiddet eylemleri olarak sayılabilir. Kaynak veya hedef ülke olsun ya da olmasın, tüm devletleri zor durumda bırakan yasadışı göç sorunlarına hem ulusal, hem de uluslararası alanda çözüm arayışları sürmektedir. Avrupa Birliği, özellikle 2000’den sonra göç ve iltica konuları ile yakından ilgilenmektedir. Önceleri bir gereklilik olarak görülen göçmenlerin, artık bir sorun haline dönüştüğünü AB içerisindeki yasal düzenlemelere bakarak söyleyebiliriz. 2010’un sonlarında patlak veren Arap isyanlarıyla ülkelerinden kaçan binlerce insanın Avrupa sınırına dayanmış olması Avrupa Birliği’nin yeni bir krizle imtihanı olarak değerlendirilmiştir. Yine benzer şekilde Avrupa Birliğine üye olmak için bekleyen Türkiye’nin de bu krize yaklaşımı söz konusu Arap ülkeleriyle tarihi bağları nedeniyle önem arz etmektedir. Bu çalışmada, Arap dünyasında domino etkisi yaratan halk ayaklanmaları sonrasında Avrupa ve Türkiye’de yaşanan göç ve iltica olgularının değerlendirilmesi yapılmıştır.
There are many factors that make “migration” become one of the biggest problems of the contemporary world. The most significant ones of these factors are economic inequality, states’ incompetence in securing their peoples’ lives, political turmoil and acts of violence. No matter if they are the source or target countries, all nations are in search of possible national and multinational solutions against the issue of illegal migration that chronically delivers a great deal of problems. The European Union has been dealing with migration and refugee issues more intensively since 2000. Taking the new legal arrangements of the EU countries into account, it can be said that “immigrants who were once seen as a requirement” are considered as a problem today. As a result of the Arabian rebellions started in late 2010, thousands of people who fled from their countries have knocked European countries’ doors, which is in fact a new quest of crisis management. In addition to the European countries, approach of Turkey -a candidate country of the EU- is also important due to its historical relationships with the Arabian countries. In this study, an assessment on migration and refugee actions towards Europe and Turkey after the rebellion movements which caused domino effects in the Arabian world was made.
Yazar |
Sever, Hanifi Sever, Muhammed |
Yayın Türü | Article |
Tek Biçim Adres | https://hdl.handle.net/20.500.12628/892 |
Konu Başlıkları | Tarih |
Koleksiyonlar |
Araştırma Çıktıları | WoS | Scopus | TR-Dizin | PubMed | SOBİAD TR-Dizin İndeksli Yayınlar Koleksiyonu |
Dergi Adı | Polis Bilimleri Dergisi |
Dergi Cilt Bilgisi | 15 |
Dergi Sayısı | 2 |
Sayfalar | 85 - 108 |
Yayın Yılı | 2013 |
Eser Adı [dc.title] | Avrupa Birliği ve Türkiye ekseninde yasadışı göç ve iltica paradoksu: Domino etkisi sonrası yaşananlar |
Yazar [dc.contributor.author] | Sever, Hanifi |
Yazar [dc.contributor.author] | Sever, Muhammed |
Yayın Yılı [dc.date.issued] | 2013 |
Yayın Türü [dc.type] | article |
Özet [dc.description.abstract] | Göçün günümüzde dünyanın en büyük sorunlarından biri haline gelmesine neden olan pek çok etken bulunmaktadır. Bunlardan en önemlileri; ekonomik eşitsizlik, devletlerin vatandaşlarının can güvenliğini sağlayamaması, siyasi çalkantılar ve şiddet eylemleri olarak sayılabilir. Kaynak veya hedef ülke olsun ya da olmasın, tüm devletleri zor durumda bırakan yasadışı göç sorunlarına hem ulusal, hem de uluslararası alanda çözüm arayışları sürmektedir. Avrupa Birliği, özellikle 2000’den sonra göç ve iltica konuları ile yakından ilgilenmektedir. Önceleri bir gereklilik olarak görülen göçmenlerin, artık bir sorun haline dönüştüğünü AB içerisindeki yasal düzenlemelere bakarak söyleyebiliriz. 2010’un sonlarında patlak veren Arap isyanlarıyla ülkelerinden kaçan binlerce insanın Avrupa sınırına dayanmış olması Avrupa Birliği’nin yeni bir krizle imtihanı olarak değerlendirilmiştir. Yine benzer şekilde Avrupa Birliğine üye olmak için bekleyen Türkiye’nin de bu krize yaklaşımı söz konusu Arap ülkeleriyle tarihi bağları nedeniyle önem arz etmektedir. Bu çalışmada, Arap dünyasında domino etkisi yaratan halk ayaklanmaları sonrasında Avrupa ve Türkiye’de yaşanan göç ve iltica olgularının değerlendirilmesi yapılmıştır. |
Özet [dc.description.abstract] | There are many factors that make “migration” become one of the biggest problems of the contemporary world. The most significant ones of these factors are economic inequality, states’ incompetence in securing their peoples’ lives, political turmoil and acts of violence. No matter if they are the source or target countries, all nations are in search of possible national and multinational solutions against the issue of illegal migration that chronically delivers a great deal of problems. The European Union has been dealing with migration and refugee issues more intensively since 2000. Taking the new legal arrangements of the EU countries into account, it can be said that “immigrants who were once seen as a requirement” are considered as a problem today. As a result of the Arabian rebellions started in late 2010, thousands of people who fled from their countries have knocked European countries’ doors, which is in fact a new quest of crisis management. In addition to the European countries, approach of Turkey -a candidate country of the EU- is also important due to its historical relationships with the Arabian countries. In this study, an assessment on migration and refugee actions towards Europe and Turkey after the rebellion movements which caused domino effects in the Arabian world was made. |
Kayıt Giriş Tarihi [dc.date.accessioned] | 2019-12-23 |
Açık Erişim Tarihi [dc.date.available] | 2019-12-23 |
Yayın Dili [dc.language.iso] | tur |
Konu Başlıkları [dc.subject] | Tarih |
Haklar [dc.rights] | info:eu-repo/semantics/openAccess |
Alternatif Başlık [dc.title.alternative] | Illegal migration and refugee paradox of the European Union and Turkey: What happened after the domino effect? |
ISSN [dc.identifier.issn] | 1301-8779 |
İlk Sayfa Sayısı [dc.identifier.startpage] | 85 |
Son Sayfa Sayısı [dc.identifier.endpage] | 108 |
Dergi Adı [dc.relation.journal] | Polis Bilimleri Dergisi |
Dergi Sayısı [dc.identifier.issue] | 2 |
Dergi Cilt Bilgisi [dc.identifier.volume] | 15 |
Tek Biçim Adres [dc.identifier.uri] | http://www.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TVRRMU5ETTBOQT09 |
Tek Biçim Adres [dc.identifier.uri] | https://hdl.handle.net/20.500.12628/892 |